İYİ Parti Adalet ve Hukuk Politikaları’ndan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bahadır Erdem, İl Başkanı Mehmet Başaran, Demre Belediye Başkanı Okan Kocakaya ve beraberindeki heyet, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nı (ATSO) ziyaret etti. ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin’in ev sahipliğindeki ziyarete ATSO Başkan Yardımcıları Mustafa Atılgan, Cihangir Deniz ve ATSO Yönetim Kurulu Üyesi Hüseyin Eroğlu da katıldı.
Pandemiden en çok yara alan kent olduk
Heyete Antalya ekonomisi, sektörler ve genel ekonomik gündem hakkında bilgiler veren ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Davut Çetin, Antalya ekonomisinin pandeminin başından bu yana Türkiye’de en çok yara alan kent olduğunu dile getirdi. Antalya’nın tarım ve turizme dayalı bir ekonomiye sahip olmasından dolayı pandemi döneminde yüzde 15 daralma yaşadığını ifade eden Başkan Davut Çetin, “Bu sene turizmde yaşanan hareketliliği ihracattaki artışın da desteklemesiyle bir miktar toparlanma yaşadık. Özellikle turizmde İspanya ve İtalya gibi rakip ülkelerimizin üzerine çıktık. Ancak son günlerde yaşanan döviz artışları şu an iş dünyası olarak bizleri ciddi anlamda zorluyor. Önümüzü göremiyoruz” ifadelerini kullandı.
Veri konusunda Antalya pilot il olmalı
Turizmin yanında tarım konusunda da Türkiye’nin en önemli kenti olduklarını belirten Davut Çetin, “Tarımda ülkemizin yaş sebze ve meyve deposuyuz. Türkiye’nin örtü altı üretiminin büyük bir kısmı bizim kentimizde yapılıyor. Ancak tarımda da kent olarak çok ciddi bir planlama eksiğimiz bulunuyor. Bu planlama için de çok ciddi verilere ihtiyacımız var. Bu konuda Antalya’nın pilot il olması için girişimlerde bulunduk. Verileri alalım, işleyelim ve kullanalım istedik. Böylelikle katma değerli ürün elde edebiliriz. Şu an üreticiler kendilerine göre ne para ediyorsa onu ekiyor. Burada bir planlama olmadan ne yazık ki ürünler tarlada kalabiliyor. Ayrıca bu planlama bugün sadece tarım için değil turizm için de gerekli. Turistlerin tercihlerine göre bir plan hazırlanmalı, ihtiyaçlarına göre hizmet üretilmeli” şeklinde konuştu.
Davut Çetin: Yeşil dönüşümü kaçırma şansımız yok!
İklim değişikliğine de vurgu yapan Başkan Davut Çetin, “Bugün önümüzde duran en ciddi sorun iklim değişikliği ve kuraklık. Şu anda bizlerin 2035 ve 2050 yıllarındaki taahhütler üzerine çalışmalar yapmalıyız. Ürünlerimizi ve hizmetlerimizi bu konulara göre yeniden şekillendirmeliyiz. Önümüzde dijital dönüşüm ve yeşil dönüşüm bulunuyordu. Dijital dönüşümü tam olmasa da ucundan yakaladık ama yeşil dönüşümü kaçırma şansımız yok. Artık yalnızca karbon ayak izini, sıfır atığı ve yeşil dönüşümü konuşmalıyız” dedi.
Mesleki eğitim yeniden ele alınmalı
İş dünyası olarak istihdam konusunda da ciddi sıkıntılar yaşadıklarını söyleyen Davut Çetin, “Bir tarafta vasıfsız, kalifiye ve teknik eleman bulamayan işletmeler var. Diğer tarafta üniversitelerden mezun olmuş asgari ücrete bile çalışmaya razı olan mühendislik fakültelerinden, uluslararası ilişkiler ve işletme fakültelerinden mezun olan gençlerimiz var. Şu an bizler iş dünyası olarak teknik ve mesleki lise mezunlarına kendi alanlarında çalışmaları karşılığında yüzde 20-30 daha fazla ödemeye razıyız. Artık mesleki eğitimin ciddi bir şekilde ele alınması lazım” diye konuştu.
Güçlü bir hukuk ekonomiyi güçlendirir
Parti olarak tarım, turizm, ekonomi gibi birçok alanda ciddi çalışmaları olduğunu söyleyerek sözlerine başlayan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, ATSO’dan aldıkları bildirimlerin de kendileri için çok önemli olduğunu dile getirdi. Kendisinin Adalet ve Hukuk Politikaları’ndan sorumlu olduğunu da ifade eden Erdem, “Bir ülkede hukuk ne kadar bozulursa ekonomi de o kadar bozulur. Bu yüzden hukuk ile ekonomi ayrı düşünülemez. Hukuk ve adaletin güven vermediği bir yere yatırımcı da gelmez” ifadelerini kullandı.
Parti olarak güçlü bir parlamenter sistem üzerine çalıştıklarını dile getiren Genel Başkan Yardımcısı Erdem, “Bu çalışmalarımız ekonomiyi de güçlendirecek bir sistem. Bir ülkenin ekonomisi ne kadar güçlü olursa her alanda o kadar güçlü olur. Bizim özel sektörümüz çok güçlü bir yapıya sahip. Özel sektörümüzün güvenden başka bir şeye ihtiyacı yok” şeklinde konuştu.
Mesleki eğitimin önemini de bildiklerini ifade eden Erdem, “Gençlerimizin ümitleri azalıyor, yok oluyor. Gençlerimiz ve çocuklarımız artık hayal kuramıyor. Çocuklarımız ve gençlerimiz hayal kurmalı ki onların fikirleriyle geleceğe umutla bakmalıyız” şeklinde konuştu.