Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Ekim Ayı Olağan Meclis Toplantısı yapıldı. Meclis Başkanı Ahmet Öztürk’ün başkanlığında gerçekleşen toplantının açılışında bir konuşma yapan ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bahar, yeni dönemin ilk meclis toplantısının hayırlı olması temennisinde bulundu.
Seçim sürecine katkı koyan, sandığa gelip oy kullanan tüm üyelere teşekkür eden Başkan Bahar, “Meslek komitelerine ve meclis üyeliğine seçilen her bir arkadaşımı kutluyor, başarılar diliyorum. Meclis Başkanımıza saygılarımı sunuyor, yeni dönemin odamıza, üyelerimize ve Antalya’mıza hayırlar getirmesini diliyorum” dedi.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı da kutlayan Bahar, “Türkiye Cumhuriyeti’nin 100’üncü yılına tanıklık edecek bu meclisin, birlik ve beraberlik içerisinde, cumhuriyetimizin 100’ncü yılını taçlandıracak, önemli ve büyük işlere imza atacağından emin olabilirsiniz. Ulu Önderin bizlere emanet ettiği Cumhuriyeti, muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak için var gücümüzle çalışacağız. Cumhuriyetimizin 99’uncu kuruluş yıl dönümü vesilesiyle; Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü, kanlarıyla bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi, saygı, minnet ve şükranla anıyor, tüm ulusumuzun ve değerli Antalyalıların, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı bir kez daha kutluyorum” ifadesini kullandı.
ELEKTRİKLİ SCOOTERLAR
Başkan Ali Bahar’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle;
“İlk meclis toplantımızı daha güzel konu başlıkları açmak isterdik ancak acımız hala çok taze, canımız hala ilk günkü kadar yanıyor. Henüz hayatının baharında olan iki evladımızı toprağa verdik. Bu öyle kolay kolay geçecek bir acı değil. Odamızda uzun yıllardır görev yapan Sevim Kayahan arkadaşımızın sevgili kızı Ada Kayahan ile okuldan arkadaşı Mahmut Yağız Balcı, elim bir kaza sonucu maalesef hayatlarını kaybettiler. Evlatlarımıza Allah’tan rahmet, acılı ailelerine, arkadaşlarına ve Odamıza başsağlığı ve sabır diliyorum. Ada ve Mahmut’un hayatına mal olan ihmaller zinciri hakkında pek çok şey konuşuldu, yazıldı ve hatta kamuoyunda büyük bir tepki oluştu. Elektrikli scooterlar yasaklansın diye kampanyalar düzenlendi.
Konunun tarafları ve sorumluları hemen ‘ne gerekiyorsa yapılacak’ mesajları yayınladı. Ada ile Mahmut’u hayattan koparan kazanın üzerinden 10 gün geçti, peki soruyorum sizlere; Allah aşkına ne değişti? İki tane gencecik canımızı toprağa vermemizin dışında değişen ne var?
“Gereken yapılacak.”
Her facianın ardından bunu duymaktan yorulmadık mı? Ben artık “Gereken neyse yapılacak ya da sorumluları hesap verecek” yerine, bir facianın ya da acının yaşanmasına engel olan ‘Gereğinin zamanında yapılması ile olayın önüne geçilmiştir’ iradesinin ve liyakatinin vücut bulduğu bir ülke ve şehir istiyorum.
Paylaşımlı elektrikli scooterların neden olduğu sorunların ve acıların önlenmesi için, ATSO olarak teyakkuz durumuna geçtiğimizi bir kez daha hatırlatıyoruz. E-scooterlar, mevcut düzenleme ve kullanım şekilleriyle, bizim için saatli bombadan farksızdır. Nerede, ne zaman patlayacağı, kimin canını, ne düzeyde yakacağı belirsizdir.
Bu araçlar bir ulaşım aracı olarak lanse edilse de mevcut halleriyle can ve mal kayıplarına, kalıcı sakatlık ya da yaralanmalara neden olabilecek düzeyde, toplum güvenliği ve sağlığı için bu haliyle bir tehdittir. Konunun taraflarına ve sorumlularına aynı masa etrafında buluşma davetimizi yineliyoruz. ATSO’nun, bu ortak aklın çatısı ya da paydaşlarından biri olmak için tüm imkanlarını seferber etmeye hazır olduğunun da bilinmesini isteriz.
MADEN KAZASI
Bir diğer taze acımız ise Bartın’ın Amasra ilçesinde, Türkiye Taşkömürü Kurumuna bağlı maden ocağında gerçekleşen kazadır.
‘Güneşi görmek için karanlığı kazıyoruz.’
Maden faciasında şehit olan 22 yaşındaki Yasin Çelik’in, bir fotoğrafı ile birlikte sosyal medyada paylaştığı sözüydü bu. Geride bıraktığı duygu yüklü bu söz, Bartın’da hayatını kaybeden birçoğu yirmili yaşlardaki 41 emekçimizin aslında her gün işe giderken hissettiklerini ifade etmekten başka bir şey değildi.
Maden ocağında meydana gelen patlama nedeniyle hayatını kaybeden 41 madencimize Allah’tan rahmet, acılı ailelerine başsağlığı diliyorum.
Dünyada maden kazalarının yoğunluğu 100 milyon ton başına yaşanan kayıpla ölçülüyor ve Türkiye’de kaza ve can kaybı oranı diğer ülkelerin çok üzerinde. Ortada bir sistem sorunu ve denetim yetersizliği olduğu açıktır. 2022 yılında, teknolojinin geldiği bu noktada halen maden kazalarını konuşuyor olmamalıyız.
Bir dostumun çok sevdiğim bir sözü vardır. “Kolay para kazanmayı zor, zor para kazanmayı kolay hale getirmeliyiz” der. Güneşi görmek için karanlığı kazıyoruz sözü, zor para kazanmanın, tahminimizden zor olduğunun acı bir ifadesidir.
İş dünyasının her kesimine bu vesileyle bir kez daha hatırlatmak isterim ki; alın terinden, emekten ve haktan daha kutsal ve önemli bir şey yoktur. Her durumda haktan, haklıdan ve adaletten yana taraf olunuz.
ATSO MECLİSİ BİZİM İÇİN ARTIK BEYAZDIR
Zor bir seçim sürecini geride bıraktık. Sandıktan çıkan sonuca yapılan itirazlar yargıya intikal etti. Demokratik hukuk devleti olmanın tüm gereksinimleri, isteyen herkesin emrine sunuldu. Bağımsız Türk yargısı itirazı olan herkesi dinledi, her müracaatı, her talebi aldı ve titizlikle yapılan değerlendirmeler neticesinde hukukun üstünlüğü ilkesinin tecellisi sağlandı.
Beyaz, tüm renklerin karışımından elde edilir. Bu nedenle ATSO Meclisi bizim için artık beyazdır. Biz bu salona baktığımızda beyazdan başka bir renk görmeyeceğiz. Bu ilk meclis toplantımızı da Antalya’mız ve ülkemiz adına açtığımız yeni ve bembeyaz bir sayfa olarak yorumluyoruz.
‘Birlikte yöneteceğiz’ bir slogan değil, ATSO üyelerine ve Antalya halkına verdiğimiz bir sözdü. Bu sözü tutabilmemiz için, bizim sizlere ihtiyacımız var. Sadece meclis üyelerine değil sözüm, tüm ATSO üyelerine, Antalya basınına, Antalya’nın yerel dinamiklerine, belediyelerine, STK’larına, Antalya için dertlenen herkese. Siz olmazsanız, biz olamayız. Birlikte yönetme idealimize katkı ve katılım göstermezseniz, birlikte yönetemeyiz. Gelin, bu yeni ve bembeyaz sayfada yer alacak başarı hikayelerini, hep birlikte yazalım.
Her ay yaptığımız bu toplantılar canlı olarak yayınlanıp kamuoyu ile paylaşılacaktır. Bu salondaki mikrofonlar dünyanın her tarafından işitilebilir güçtedir. Bu gücü kullanmalıyız. Üyelerimizden de bu toplantıları takip etmelerini, önerilerini sizlerle gerekirse meclis toplantısında paylaşmalarını isteyiniz. ATSO meclisi 117 kişinin değil 50 bini aşkın üyenin aklıyla, katkısıyla yapılmalıdır.
ZAMAN KAYBETME DÜŞÜNCESİNE BİLE TAHAMMÜLÜMÜZ YOK
İki haftayı geride bıraktık. Bu sürede mevcudu görme, potansiyeli keşfetme, atıl alanları tespit etme ve mutlak revizyon gereken noktaların gereksinimleri ile ilgili çalışmalar yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. 140 yıllık bu koca çınarı, köklerine ve dallarına zarar vermeden kapsamlı bir şekilde ele alıp, gençleştirecek, zamanın ruhuna ve gereksinimlerine uygun hale getireceğiz.
Her değişim süreci, bazı sancıları da beraberinde getirir. Bizim bırakın zaman kaybetmeyi, zaman kaybetme düşüncesine bile tahammülümüz yok. Tüm ekip arkadaşlarımızdan, özellikle de ATSO personellerinden alışageldiklerinden daha yoğun, fakat bir o kadar da verimli geçecek 4 yıla, kendilerini hazırlamalarını ve bu yönde motive olmalarını istirham ediyoruz. Biz büyük bir aileyiz ve bu ailenin her bir ferdi, bizler için çok değerlidir. O nedenle hiç kimse gereksiz endişelere kapılarak, dedikodulara prim vererek kendini bu yapının dışına itmesin.
Yeri gelmişken bizlere böylesine değerli bir miras bıraktıkları için bugüne kadar bu güzide kurumda görev yapmış, komitelerinde, kurullarında, meclisinde ve yönetimlerinde çalışmış tüm üyelerimize gönülden teşekkür ediyorum.
Kentin en büyük lobi kuruluşu olmak için tüm imkanlarımızı seferber edeceğiz. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nın yeni dönemi bu vizyon çerçevesinde şekillenecektir. Kentin en etkili lobi kuruluşu olmak için çalışacağız. Sektörlerin sorunlarını ve çözüm önerilerini çoğulcu bir yaklaşım ile ele alacak, ortak aklın ürünü olan talebi, gerçeğe dönüştürmek için ilgili tüm kapıları tek tek dolaşacak, sonuç alıncaya kadar da o kapıdan ayrılmayacağız.
Değerli basın mensupları, o kapıda beklerken bizlerin yanında olmanız Antalya için çok önemlidir. Gelin şehrimizin, yaşadığımız sorunların lobisini birlikte yapalım. Biz sizlerle el ele verince nelerin başarılabileceğini çok ama çok iyi biliyoruz.
Güçlü olmanızı, sizlerden çok istediğimizi bilin. Medyanın özgür, tarafsız ve objektif olması için her yönden güçlü olması gerektiğinin bilincindeyiz. Özellikle pandemi ile birlikte maliyetlerinizde yüzde 300, hatta 400’lere varan artışlar olduğunu, gelirlerinizin ise bunun yarısı kadar artmadığını biliyoruz. O yüzden Antalya iş dünyasından ilk ricam, basın camiasının, özellikle de yerel basının yaşadıkları zorluklara göğüs gerebilmesi için elinizden gelen desteği sağlayınız.
2022 YILINI 14-14.5 MİLYON BANDINDA TAMAMLAYABİLECEĞİMİZİ ÖNGÖREBİLİYORUZ
Antalya Valimiz Sayın Ersin Yazıcı, Antalya Turizm Fuarı’nın açılışında hepimizin yüreğini ferahlatan bir veri paylaştı. 26 Ekim tarihi itibariyle Antalya’ya havalimanı üzerinden 12 milyon 545 bin turistin geldiğini söyledi. Pandemi, turizm sektörü için tam anlamıyla bir facia idi. 13 milyona yaklaşan turist sayısı, son dönemde aldığımız en güzel haberlerden biridir. 2022 yılını 14-14.5 milyon bandında tamamlayabileceğimizi öngörebiliyoruz.
Ayrıca kış mevsimini evinde geçirmek yerine farklı alternatifler arayan kişilerin, çoğunlukla Antalya’yı tercih edebileceklerini bekliyoruz ancak Antalya’mızın turizmini 12 aya yayabilmek için çok çalışmak ve yeni fikirler üretmek zorunda olduğumuzun da bilincinde olmamız gerektiğini biliyoruz.
KONAKLAMA VERGİSİ BİR YIL DAHA ERTELENMELİDİR
01 Ocak 2023 tarihinden itibaren konaklama faturasının %2’si oranında alınmak suretiyle yürürlüğe gireceği belirtilen konaklama vergisi, pandemi etkilerinden dolayı ancak kendine gelmeye çalışan turizm sektörü için bir yıl daha ertelenmelidir.
Birçok ülkede bu vergi, şehre dışardan gelen kişilerden, şehrin alt ve üst yapısına getireceği yük nedeniyle alınmaktadır. Şehrimize geçici bir süre için gelen ziyaretçi gerek tükettiği gerekse yararlandığı her hizmet nedeniyle her alanda bir yoğunluk yaratmaktadır. Ulaşımdan arıtmasına, su tüketiminden çöp üretimine kadar, şehir nüfusuna göre hesaplanmış kapasiteleri zorlamaktadır. Bu açıdan bakıldığında konaklama vergisinin gerekçesi anlaşılır olmaktadır. Ancak konaklama vergisi alınacaksa konaklayan kişiden faturasına ek olarak alınmalı ve her konaklayandan eşit bir bedel alınmalıdır.
Antalya gibi dünyanın sayılı turizm merkezlerinden biri iseniz, Antalya’nın sabit nüfusuna göre değil; özellikle yaz aylarındaki değişken nüfusuna göre kapasite hesaplarını yapmak zorundasınız. Sabit nüfusa göre genel bütçeden aldığınız pay, yaz aylarındaki değişken nüfusun yarattığı yoğunluk hesaplarında yetersiz kalmaktadır. Alt ve üst yapı hizmetlerinde kapasiteler yetersiz kalabilmektedir.
Bu verginin alınmasından dolayı turist sayımız azalmaz. Önemli olan bu vergiden elde edilen paranın nerede ve ne amaçla kullanılacağıdır. Esas olarak bu konuya bakmalıyız.
Kanunda bu konudan hiç söz edilmemektedir. Oysaki verginin amacı, verginin tahsil edildiği yani gelirin oluştuğu şehirlerin Yerel Yönetimlerinin bütçesine katkı sağlamak şeklinde olması kadar doğal bir şey olamaz. Turizm hareketinden elde edilecek bu vergi yine turizmin geliştirilmesi, alt ve üst yapının iyileştirilmesi için en az yarısı oranında ilgili yerel yönetime aktarılmalıdır.
DÜNYA MELEK YATIRIM FORUMU
Geçtiğimiz hafta OSB’de uzun süredir üzerinde çalıştığımız bir projenin finalini yaptık. Dünya Melek Yatırım Forumu’nu Antalya’da gerçekleştirdik. 92 farklı ülkeden yatırımcı ve girişimcileri konuk ettik.
Biliyorsunuz, Antalya’mız haklı olarak turizmin ve tarımın başkenti unvanını taşımaktadır. Sanayimiz de müthiş bir ivme ile büyüyor. Diğer taraftan sessiz ve derinden ama etkili ilerleyen bir de bilişim sektörümüz var. Yabancı şirket açılışlarında öne çıkan alanlardan birisi de bilişim.
Akdeniz Teknokent ve Antalya OSB Teknopark’ta fon arayışında bulunan girişimcilerimiz, gençlerimiz var. Bu gençler tarafından geliştirilen çoğunluğu bilişime dayalı iş modellerinin bir kısmı fon bulduklarında müthiş bir büyüme potansiyeline sahipler. İş insanlarımız arasında da melek yatırımcı olma potansiyeli olan arkadaşlarım olduğunu biliyorum. Düzenlediğimiz bu etkinliğin bu farkındalığı da artırmasını istiyoruz. Şimdilik 10 milyon dolarlık bir fonu 50 start-up girişimcisi ile bir araya getirebildik.
Bizim Antalya’da katma değerli iş modellerine ihtiyacımız var. Belki de bu modeller Antalya’da geliştirilmiş durumda ve yatırımcısını bekliyor. O yatırımı bulduğunda kentimize milyon dolarlar akacak. Önümüzdeki süreçte öncelikli konularımızdan birisi de bu networkü kurmak olacak.
KENTİMİZE VE BİZDEN SONRAKİ NESİLLERE KARŞI SORUMLUĞUMUZ VAR
Bu kentin iş insanları “biz sadece ekonomiye bakarız, gerisi ile ilgilenmeyiz” dememişler, eğitimin de içinde olmuşlar sanatın da. Sanatla ve eğitimle yoğrulmamış bir kent ekonomisinin yaşayamayacağı, büyüyemeyeceği vizyonuna sahip iş insanları bu Meclis ve Yönetim koltuklarında oturmuşlar ve kentimize değer katmışlar.
Bizler de böyle değerli bir emanete hizmet vermek, katkı sunmak için gönüllü olduk. Her bir meclis üyesi, her bir komite üyesi bunun için iş insanlarından oy istedi. Artık her birimizin omuzlarında oy istediğimiz insanlara, kentimize ve bizden sonraki nesillere karşı sorumluluklar bulunmaktadır.
Bu sorumluluğun gereğini ancak birlikte çalışarak, ortak akılla daha iyiyi arayarak yerine getirebiliriz. Bugün hiçbir meclis üyesinin hiçbir nedenden ötürü kuruma küsme lüksü yoktur. Kişiler gelip geçicidir, kurum kalıcıdır. Bizler üyelerimizi Odanın içine çeken, kurumsal birikime değer katan projelerle yol almak durumundayız diyerek sözlerime son vermek istiyor, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.”
ÖZTÜRK; ANTALYAMIZ VE ÜYELERİMİZ İÇİN PROJELER SUNMA VE ÇÖZÜM ÜRETME ZAMANIDIR
Toplantının açılışında bir konuşma yapan ATSO Meclis Başkanı Ahmet Öztürk, geçmiş dönem oda organlarında görev yapanlara teşekkür etti. Oda olarak zorlu bir seçim süreci yaşandıklarını vurgulayan Ahmet Öztürk, “Artık, bu süreci doğrusuyla yanlışıyla geride bırakmış bulunuyoruz. Bundan sonraki süreçte meclis çatısı altında, Antalyamız ve üyelerimiz için projeler sunma ve çözüm üretme zamanıdır. Bunun için ortak akıl içerisinde “meclisimizin gücünü” sonuna kadar “hep birlikte” göstermeliyiz. Bir üyemizin sorunu bizim sorunumuz olmalı, sektör ayırt etmeksizin iş birliği içinde çözüm aramak bizim görevimiz olmalı. Hiçbir üyemizi buradan sorunlarını, görüşlerini dinlemeden geri göndermemeliyiz. Kapılarımızı tüm üyelerimize açık tutmalıyız. Yeni dönemin sağlık, mutluluk ve huzur içinde başarılı geçeceği inancı ve umuduyla, tekrar hayırlı olmasını dilerim” dedi.
Konuşmasında Bartın’da yaşanan maden faciasına da değinen Öztürk konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Kaybettiğimiz 41 canımızı rahmetle anarak başlamak istiyorum. Yaralı vatandaşlarımıza da acil şifalar diliyorum. Ülkemizin böylesi büyük acıları tekrar yaşamamasını temenni ediyorum.
Bu yıl Cumhuriyetimizin 99’uncu kuruluş yılını hep birlikte büyük bir coşkuyla kutladık. Bundan sonra da, Cumhuriyetimizin değerlerine sahip çıkarak, Atatürk’ün Türk ulusuna Muasır Medeniyet Seviyesine ulaşılmasını hedef olarak gösterdiği bu yolda, aynı heyecan ve azimle hep birlikte çalışacağız. Buradan bir kez daha bizlere bu mirası bırakan Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve Silah arkadaşlarını sevgi, saygı, minnet ve rahmetle anıyorum.
Geçtiğimiz günlerde yüreklerimize çok büyük bir ateş düştü. Odamızda uzun yıllardır emek veren değerli çalışma arkadaşımız Sevim Kayahan’ın kızı, aynı zamanda hepimizin kızı ve kardeşi olan Ada’yı elim bir trafik kazasında kaybettik. Antalya’da sayıları her geçen gün plansız bir şekilde artan scooterlar her birimizin çocukları, kardeşleri ve aile fertlerimiz için bir tehdit olmaya devam ediyor. Bu konuda mevzuatta önemli eksiklikler var. Bu eksikliklerin bir an önce düzenleme yapılarak giderilmesi gerektiğini vurgulamak isterim. Çok yakınımıza düşen bu ateşin artık başka ailelerin de canını yakmamasını ve başka yüreklere acı vermemesini temenni ediyorum. Ada kızımıza ve aynı kazada kaybettiğimiz Mahmut Yağız’a Allah’tan rahmet, acılı ailelerine ve camiamıza baş sağlığı ve sabır diliyorum.”
Meclis Toplantısında ATSO Hesapları İnceleme Komisyonu üye seçimi de yapıldı. Seçim sonucu ATSO Hesapları İnceleme Komisyonu üyeleri şu isimlerden oluştu; Ender Kuzucu, Özer Gözüm, Ali Demir, Fatih Nalbantoğlu, Cenan Demir, Ömer Akpınar, İsa Ersöz.
