Nefes Kredisi’nde ciro kaybı kriteri yeniden ele alınsın.
Konut kredisi faiz oranları en az 3 ay süre ile düşürülmeli.
Etilen polimer atık ithalatı “İthalata uygunluk denetimine tabi atıklar” listesine tekrar alınmalı.
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) 18.Grup (Plastik, kauçuk ve alüminyum ürünleri) Meslek Komitesi Haziran ayı olağan toplantısını elektronik ortamda gerçekleştirdi. Toplantıda ilk olarak 1 Haziran’da verilmeye başlanan 2021 Nefes Kredisi ele alındı.
Söz konusu kredinin koşullarını hatırlatan üyeler: “Nefes Kredisi Paketi ile yıllık cirosu 10 milyon liranın altında olan ve 2020 yılı cirosunda 2019’a göre %25 kayıp yaşayan; ticaret, deniz ticaret, sanayi, ticaret ve sanayi odaları veya ticaret borsasına kayıtlı üyelerin destekten yararlanabildiği, ancak üyelerin reelde %25’den daha fazla ciro kaybına uğramış olmalarına rağmen hammadde fiyatlarındaki aşırı artış nedeniyle bu kriterin çoğu firma tarafından karşılanamayacağını ifade etti.
Üyeler tarafından şu ifadelere yer verildi: “Örneğin; 2019 yılında 50 milyon lira ciro yapan bir firmanın, 2020 yılında aynı ürün miktarını satmasına rağmen cirosunu ikiye katlanması gerekirken, hammadde fiyatlarının aşırı artışından dolayı aslında %50 kayıp yaşadığı, ancak kayıtlarda cironun 2019 yılı ile aynı olduğu için kayıp yaşanmamış gibi göründüğü belirtilmiştir.”
Bu bağlamda, koronavirüs salgınının ekonomik etkilerinin azaltılmasına katkı sunmak amacıyla verilen 2021 Nefes Kredisinin şartlarından olan %25 ciro kaybı kriterinin reelde karşılanabilir olmadığı belirtilerek, bu kriterin bir kez daha gözden geçirilmesi önerilmiştir.
Konut kredisi faiz oranları
Toplantıda, koronavirüs salgını nedeniyle pek çok sektör gibi inşaat sektörünün de sıkıntılar yaşadığına dikkat çeken komite üyeleri, öncelikli temel ihtiyaçlar nedeniyle insanların konut alım-satımına yönelmediğini de dile getirdi. Konut alım satımını olumsuz etkileyen etkenlerden bir diğer unsurunun da konut kredi faiz oranlarının yüksek olmasından kaynaklandığını kaydeden üyeler, Haziran ayı itibariyle konut kredisi faiz oranlarının azami 120 ay vade ile %1.37 ile %1.89 arasında değiştiğini, inşaatın pek çok sektörün temelini oluşturduğu düşünüldüğünde tek başına bir konut satışının içinde plastik, kauçuk ve alüminyum ürünleri de dahil olmak üzere bir çok sektörün ayrı ayrı canlanmasına katkıda bulunduğunu bildirdi.
Komite üyeleri pandeminin olumsuz etkilerinin fazlasıyla hissedildiği bu dönemde, ekonominin canlanması adına kamu ve özel bankalar tarafından sıfır ve ikinci el evler için konut kredisi faiz oranlarının en az 3 ay süre ile düşürülmesini de önerdi.
Komite bu önerinin değerlendirilmesi amacıyla TOBB aracılığıyla Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’na (BDDK) yazılı olarak iletilmesi hususunun Yönetim Kurulu’na sunulmasına karar verdi.
Etilen polimer atık ithalatına getirilen yasak
Toplantıda, Ticaret Bakanlığı’nca “Çevrenin Korunması Yönünden Kontrol Altında Tutulan Atıkların İthalat Denetimi Tebliği”nde yapılan değişiklik de ele alındı.
Üyeler konuya ilişkin şunları kaydetti: “18.05.2021 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan karara göre, etilen polimer atık ithalatının “ithalata uygunluk denetimine tabi atıklar” listesinden çıkarılarak “ithalatı yasaklanan diğer atıklar” listesine eklendiği bildirilmiştir.
Etilen polimerin; kap, mutfak eşyası, plastik kutu, plastik tüp, boru, protez, oyuncak kaplama, kabloların yalıtkan katmanları, ambalaj filmi imalatının yanı sıra poşet, torba ve plastik şişe, vs. yapımında kullandırıldığı, bahse konu ithal atığın geri dönüşümüyle hammadde elde edildiği, ancak bu kararın plastik sektörünü olumsuz etkilediği bildirilmiştir.
İthal atık sayesinde ucuza ulaştıkları polietilene artık çok daha pahalı ithal hammadde olarak ulaşabileceklerini dile getiren komite üyeleri, geri dönüşümden ithal edilen polietilenin atık kilogram fiyatının 6.-TL iken yerli bir firmadan alınan polietilenin kilogram fiyatının 16.-TL, yani neredeyse üç katı olduğu vurgulanmıştır.
Yurtdışından 2020 yılında 438 bin ton polietilen atık geldiği, bu hammadde ile yapılan ürünlerin uygun fiyata vatandaşa sunulduğu belirtilmiştir. Oysa yerli bir firmanın polietilen kapasitesinin çok düşük olduğu, ülkemizin polietilen ihtiyacının sadece %20’sini karşılayabildiği, bunu da çoğunlukla ihraç ettiği, iç piyasanın ihtiyacını karşılayamadığı vurgulanmıştır. Bu yasaklama ile yerli firmaların neredeyse kapasitesi kadar geri dönüşüm hammadde kaynağının devre dışı kaldığı, bunun parasal karşılığı olan bedelin ise vatandaşın cebinden çıkacağı ifade edilmiştir.
Bahse konu kararın hem üreticiyi felç edeceği hem de tüketiciye yüksek fiyat ve enflasyon olarak yansıyacağı belirtilmiş olup, etilen polimer atık ithalatının “ithalatı yasak diğer atıklar” listesinden çıkarılarak “ithalata uygunluk denetimine tabi atıklar” listesine tekrar alınması yönünde yasal bir düzenleme yapılması, ayrıca ithalat alım vergilerinin düşülmesi önerilmiştir.
Bu çerçevede, yukarıda bahsi geçen önerinin değerlendirilmesi maksadıyla TOBB aracılığıyla Ticaret Bakanlığı ile T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yazılı olarak iletilmesi hususunun Yönetim Kuruluna sunulmasına karar verilmiştir.”
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Yönetim Kurulu, komitenin önerileriyle ilgili gerekli girişimleri başlattı.