Antalya’da üniversite öğrencisiyken ek gelir olması için arkadaşıyla su kabağı oymacılığı ve süslemesi işi yapan Ömer Sami Pakdil (50), arkadaşının kendisini yarı yolda bırakmasına sinirlenip inat edince ihracatçı oldu. Pakdil’in değişik renk ve modellerde süslediği su kabakları Çin ve Kanada’dan büyük talep görüyor.
Ömer Sami Pakdil, 18 yıl önce memleketi Adana’dan üniversite eğitimi için Antalya’ya geldi. Öğrenci evinde arkadaşlarıyla birlikte yaşayan Pakdil, maddi sıkıntılar çektiği dönemde ev arkadaşının tavsiyesiyle hiç anlamadığı su kabağı süsleme işine girdi. Çizim ve boyama konusunda tecrübeli olan Pakdil’in arkadaşı, su kabaklarını boyayıp işledi, Pakdil ise su kabaklarını pazarlayıp satarak kazandıkları parayı yarı yarıya bölüştü. İkili 1 yılda taleplere yetişemez hale geldi. Bir taraftan üniversite eğitimlerine devam eden Pakdil ve arkadaşı, o yıllarda oturdukları öğrenci evini satın alacak kadar para biriktirdi. İşin kontrolsüz büyüdüğünü fark eden Pakdil, tüm zamanını su kabağı işine harcamaya karar verdi. Kendi birikiminden sermaye yaparak Antalya çevresinden 2 bin adet su kabağı siparişi veren Pakdil, su kabaklarını bir depoya yerleştirip durumu arkadaşıyla paylaştı. Arkadaşının bu işe daha fazla devam edemeyeceğini ve ailesinin üniversite eğitimini sürdürmesi konusunda ciddi baskısı olduğunu söylemesi üzerine Pakdil yalnız kaldı.
ÇİN VE KANADA’YA İHRACAT YAPIYOR
Pakdil, yalnız kaldığı su kabağı süsleme işinde sadece pazarlama ve satışla ilgilendiği için süsleme ve oyma kısmını hiç bilmediğini fark etti. Ömer Sami Pakdil, arkadaşının kendisini yarı yolda bırakmasına sinirlenince inat olsun diye işi devam ettirip, durumu Adana’daki yakınlarıyla paylaştı. Kısa sürede kendisine yardıma gelen kuzenleriyle su kabaklarını işleyen Pakdil, Muratpaşa ilçesinde bulunan tarihi Kaleiçi semtinde bir dükkan kiraladı. İnternet üzerinden satışa da başlayan Pakdil, 2 yıl içinde su kabağı oymacılığı işini meslek edindi. Şimdilerde yurt dışına açılan Pakdil’in su kabakları 200 ile 1000 TL arasında alıcı buluyor.
İnat uğruna çıktığı yolda ihracatçı haline geldiğini belirten Pakdil, şöyle konuştu:
“Arkadaşım yarı yolda bırakınca inat uğruna bu işe devam ettim. Öğrenciyken tanıştığım bu işi çok iyi yerlere getirdim. Benden daha iyi bilenlerden faydalandım. Düzenli olarak yurt dışına ürün gönderiyorum. Benimle birlikte çalışan personelim var. Yoğun olarak Çin’e gönderiyorum. Çinlilerin kültüründe su kabağı kültürü ciddi yer kaplıyor. Kanada’ya da bar dekorasyonu için göndermiştim ilk yıllarda. Şimdilerde onlar da yüklü miktarda ürün satın alıyor. Hiç satamadığım dediğim ayda 50-100 adet kabak satıyorum yurt dışına. Ciddi zahmetli bir iş ama çok da keyifli.” DHA